İYİ Parti lideri Akşener, “Şu anda bana bu ülkede, bu iktidar mensupları ne diyor biliyor musunuz? Hem Güney Doğu’ya gidiyor faili meçhulcu diyorlar, buraya geliyorlar PKK’lı diyorlar. Karar ver kardeşim ben hangisiyim? İkisi bir arada olamaz. Eğer Güney Doğu’ya gidip faili meçhulcu diyorsan başka bir şey, Giresun’a gelip PKK’lı diyorsan başka bir şey. O zaman defterleri açarız, sen çukurun dibine girersin” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, esnaf ziyareti için gittiği Giresun’un Bulancak ilçesinde konuştu.

“BUNLARA BİGANE KALAN BİR İKTİDAR VAR”

İki buçuk yıldır il il, ilçe ilçe, esnaf esnaf gezdiğini hatırlatan Akşener, “O esnaf dükkanlarında çaresiz gençler, EYT’ye takılan mağdur insanlar, gebe ineğini kesime gönderen süt üreticileri, ağlaya ağlaya ineklerini kesime gönderen besiciler gördüm. Bu sene nisan ayındaki gübreyi atamadı çiftçilerimiz, köylülerimiz. Su kullanırken elektrik parasından inim inim inleyen çiftçilerimizi gördük. Akan derelerden, akan sulardan para alan özel elektrik şirketlerini gördüm. Çiftçilerin başına demir yumruk gibi inen özel şirketler gördüm. Ve bunlara bigane kalan bir iktidar var” dedi.

image small
“İKİSİ BİR ARADA OLAMAZ”

“Sebep şu; şimdi bizi şuculuk-buculuk üzerine böldüler. İnançlarımız, aidiyetlerimiz, kutsallarımız üzerinden birbirimize düşürüldük” diyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Şimdi ben size güleyim mi, ağlayayım mı bilemediğim, bir söz söyleyeyim. Şu anda bana bu ülkede, bu iktidar mensupları ne diyor biliyor musunuz? Hem Güney Doğu’ya gidiyor faili meçhulcu diyorlar, buraya geliyorlar PKK’lı diyorlar.

*Karar ver kardeşim ben hangisiyim? İkisi bir arada olamaz. Eğer Güney Doğu’ya gidip faili meçhulcu diyorsan başka bir şey, Giresun’a gelip PKK’lı diyorsan başka bir şey. O zaman defterleri açarız, sen çukurun dibine girersin.

*Amma velakin ben bütün bunları yün yumağı olarak görüyorum. Hepimizi bir şeyle meşgul edip, seni dertlerinden uzaklaştıran bir yün yumağı. Biz buna girmeyeceğiz.

image small
MÜLAKAT TEPKİSİ

KPSS yerleştirme sonuçlarının açıklandığına işaret eden Akşener, şunları söyledi;

*Gençlerimiz sınava girdi ve onların bir kısmı tayin oldu. Acı bir hikaye anlatayım size. Öyle enteresan ki, 92 puanla tayin edilemeyen evlatlarımı gördüm o dükkanların içinde, bağıra bağıra ağlayan analarını gördüm o dükkanların içinde.

*Onu duyan yok. Ve gördüm ki, bu mülakat sistemi gençlerimizi bizden alıp götürüyor. Gördüm ki, bu mülakat sistemi AK Parti’nin iş bulma kurumu gibi çalışıyor. 92 puanla atanamayan genç, 58 puanla ayısı-dayısı olan atanan genç.

*Günahtır günah. Dolayısıyla hepimize yapılan iftira, gıybet, iğrençliğin arka planında o yün yumağı olma hali var. Ben bunu reddediyorum. Sizin dertlerinizin sözcüsü olmak benim görevim. İktidarın göreviyse onu yapmak.

Kendisini dinleyenlere “Ey aziz Türk milleti; siz asilsiniz, siyasetçi vekili. Siz aynı zamanda nasıl müşteri velinimet ise siz de siyasetçinin velinimetisiniz. Siz olmasanız siyasetçi yok” diyerek seslenen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Siyasetçi ne, sizin dertlerinize çözüm üretmek mecburiyetindeki insan tipi. Bizi manevi, uhrevi, ne olduğu belirsiz iftiralar üzerinden kavga ettirmeye çalışan her kimse onu elinin tersiyle itin.

*Senin çocuğun işsiz, senin çocuğun haksızlığa uğradı. Senin çocuğun 4 yıl üniversite okudu, işsiz. Çiftçi kardeşim, bu sene nisan ayında gübre atamadın ama Türk Telekom’dan 24 milyar lirayı, senin paran, bizim paramız; 24 milyar lirayı beyefendinin aile dostu olduğu için Hariri’nin cebine koydu. Haram olsun zıkkım olsun.

*Bakın o 24 milyar lira ile çiftçimiz nisan ayında gübreyi tarlasına atabilirdi. 5’li çetenin vergilerini bir anda siliyorlar. Silinen vergilerle sizin, fındık bahçelerinin; hani dönüm başına para ödeniyor ya, o 2014’ten beri aynı. Asgari 500 liraya çıkarabilirdi. Girdilerde size büyük indirim yapabilirdi.

“FINDIK ÜRETİCİLERİMİZİ EZDİRİYORSUN”

*Şimdi arkadaşlarımız çalıştı. Sizlerle bir araya geldiler ve bizi yönetenlere diyoruz ki; fındık üreticisini İtalyanlar’ın eline geçirtme. Fındık üreticilerini İtalyanlar’ın elinde oyuncak etme. Karadeniz kalkınırsa Türkiye kalkınır. Hani yerli-milliydin kardeşim.

*Niçin uluslararası lobi şirketlerine, fındık üreticilerimizi ezdiriyorsun. Halbuki dünya fındığının yüzde 70’ini üretiyor burası. Bu fındığı dünyanın 1 numarası yapabilirsin. 1 yılda 5 milyar dolarlık gelir elde edebilirsin. Dolayısıyla fındık üreticisine gereken değeri vermelisin. Vermediğin takdirde biz vereceğiz.

FINDIK TABAN FİYATI ÇAĞRISINI YİNELEDİ

Fındık taban fiyatının 74 lira olması yönündeki çağrısını tekrarlayan Akşener, şunları söyledi;

*Şimdi ben bunu huzurunuzda söyledim, üstünde çalıştık. Sizden alınan bilgilerle yaptık. Şimdi eksiğini açıklarlarsa onun takipçisi olacağız. Nasıl takip ettiğimizi bilirsiniz.

*Dolayısıyla tekrar söylüyorum, Karadeniz kalkınırsa Türkiye kalkınır. Karadeniz yerinde durursa, Türkiye’nin milli bütünlüğü yerinde durur. Karadeniz burada kalırsa, genci burada kalırsa, burada üretir, burada evlenir, burada üretirse Türkiye yerinde durur. Bunun ne manaya geldiğini anladınız.

*Ama Karadeniz’in evlatları Meksika üzerinden Amerika’ya iltica ederse sizin yerlerinizi kimler alır, sığınmacılar alır. İşte bunların abidik-gubidik olduğunu bilin. Bunların bilerek yapıldığını bilin, bunların sorumlusunun Sayın Erdoğan olduğunu da bilin. Dolayısıyla fındık sadece fındık değil.

*Fındık aynı zamanda Türkiye’nin bekasında önemli bir ürün. Dünyada 1 numara olduğumuz ürünümüz bizim. Dolayısıyla bunun peşinde olacağız. Fındık üreticisini ezdirmeyeceğiz. Onlar yapmadığı takdirde, çok az kaldı hepi topu 9 ay, Allah inşallah bizleri vesile kılacak.